SİNAN GÖZÜYAŞLI

Okuduğunuz makale
ANAYASA VE HUKUK DÜZENİNİN GEREKLİLİĞİ
Anasayfa   /    Köşe Yazarları   /    Sinan Gözüyaşlı   /    Anayasa ve hukuk düzeninin gerekliliği

05 Aralik 2017 - 22:24

sinangozuyasli@yozgatsonsoz.com

Sinan Gözüyaşlı

SİNAN GÖZÜYAŞLI

Anayasa ve hukuk düzeninin gerekliliği

Anayasa toplumsal uzlaşının sonucu, toplumun tamamını kapsayan ortak değerler  ışığında, toplumu ve de bireyleri koruyan, düzen sağlayıcı ana metindir. Anayasa olmazsa, toplumsal bir yaşam olmazdı. Toplumsal uzlaşı hiç olmazdı. Hak, hukuk, özgürlük ve de devlet diye bir şeyden de bahsedemezdik. Patronlarınız sizi 24 saat çalıştırır, siz sesinizi bile çıkaramazdınız. Sendika olmazdı mesela. Savcı, polis, asker, bekçi hiç olmazdı. Malınızın, canınızın bir değeri ve koruyucusu da olmazdı. Size ait olanları korumak için elinizde silah korku içinde yaşardınız.
Anayasa ve yasalar olmayan bir ülkede ben haklıyım diye bağırın, müracaat edin veya her yere dilekçe vermek isteyin. Muhatap kim? Kimden derdinize çare bulmasını isteyeceksiniz veya kimden hesap soracaksınız?  Kanunun nizamın olmadığı yerde güvenli bir yaşam olmazdı. Güçlünün,  gücünün korumak için zayıfları ezdiği,  bir sistem olurdu. Siz eşitliği boş verin, insanlıktan bahsede bilirmiydiniz?
Neden hak, hukuk ve eşitlik diyoruz?
İnsanca yaşamayı istediğimiz için. Bizbirimizi kandırmayalım, birbirimizi hayatına saygımız olsun, çocuklarımız insanca yaşasın,  güven içinde okusun, yaşasın ve büyüsün diye. Evimize haram lokma girmesin, kimsenin hakkı kimseye geçmesin, herkes hak ettiğini alsın, güçlü güçsüzü ezmesin ve kanunlarda bu eşitliği sağlasın diye. 
Kanunsuzların hükümranlığında ki bir ülkede ekonomiden, eğitimden, demokrasiden hiç bahsedilebilir mi?
Veya biz halk olarak, kanunsuzluklarla hüküm sürülen bir düzende,insanideğerleri hakkımız diye savunabilir miyiz? 
Haksızlıklarla mücadele etmeyip, hukuksuzlukları kendi menfaatleri cephesinden görenleri ve de  kendilerine bu hukuksuzluklardan  pay çıkaran bu fırsatçıları güçlü yaptığımızda, biz ne kadar insanca yaşamayı hak ederiz?
Nedeni ve kaynağı belli olan, böyle bir sürü soruyla hayatımızı idame ettirip, “Kanunsuzda olsa ben güçlüye biat ederim, bana dokunmayan yılan bin yaşasın, kanunsuzda olsa o bizdendir” mantığı toplumumuzu felakete götürür. Hırsızların, toplum tarafından ödüllendirildiği bir ülkede, yaşamayı hangimiz hak ediyoruz ki?Tüm dünyada kabul gören, eşitlik ve adalet ilkelerini içerisinde barındıran hukuk rasyonel kurallarına göre, hukukun üstünlüğü sıralamasında ülkemiz, 102 ülke arasında 80.’inci sırada yer almaktadır. (World Justice Project Rule of Law Index ® ) Medeniyetlerin beşiği bu güzelim ülkem, Nepal, Senegal, Zambiya ve Tanzanya gibi ülkelerin gerisinde kalıp, son sıralarda yaşamayı hak etmiyor. 
Hukuk ve istikrar ayrılmaz ikili ve kardeştir. Hukuk olmayan ülkede istikrar, istikrar olmayan ülkede hukuktan bahsedilemez. Bu ikisinin birden olmadığı ülke de,  fabrika açacak, yatırım yapacak kişileri beklemek ise hayaldir. Amaç, adalet ve kalkınma olmazsa, bu söylemler bir slogandan öte gitmezse, dünyanın rasyonel değerlerinden uzaklaşılırsa, bir acem tüccarı çıka gelir, ticaret yapıyorum, yatırım yapıyorum der, açgözlü siyasetçi ve bürokratları da parayla, pulla, saatle kandırır. 
Biz de ne olup bittiğini anlamadan, içine itildiğimiz cehalet bulutu içinde bakarak,olup biteni anlamaya çalışırız. Bu durumda “Atı alan ise Üsküdar’ı geçerken” diğer uluslar tarafından haydut ülke pozisyonuna düşürülürüz.  Ha bu arada, bizim açgözlü uyanıkları bizden iyi tanıyanlar,  bizimkilerin yumuşak yerlerini ve bu acem tüccarını öyle güzel bir kullanırlar ki; Ülke borsasını, doları, altını dalgalandırır, ekonomiyi alt üst ederler. Ve de acem tüccarının kollarına taktığı saatin binlerce mislini, biz milletin cebinden hortumlarlar. Bize ne kalır? Yedirmeyiz de, yedirmeyiz. Adamlar, senin cehalet ve zaafın üzerinden yiyeceğini yemiştir zaten. 
Sonuç olarak;
Bunca zamanda, toplumsal uzlaşıyı sağlayan bir anayasa yazamayan ve böyle anayasal bir düzeni de inşa edemeyip, kanunsuz, plansız ve omurgasız bir düzen sağlayanlar, toplumda söz sahibi olmayı hiç hak etmiyorlar. 
Siyaset, bir gün beyaza siyah deyip, ertesi gün ise siyah dediğine gri diyerek milleti buna ikna etmek değildir. “Gerçek siyaset,  toplumun önüne sanal değil,  gerçek hedefler koyup, toplumu bu hedefler için motive etmektir”.
Saygı ve sevgiyle kalın..
 

MAKALEYE YORUM EKLEYİN

X

Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen ziyaretçilere aittir.

X

Makaleye hiç yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın.

GÜNÜN MANŞETLERİ

FOTO GALERİ

Yozgat

Yozgat Haber

Yozgat Son Dakika

Yozgatspor