ORHAN KALABALIK

AK Parti Yozgat'ta kendi rakibini çıkardı!

Yerel seçimden bir gün önce yaptığım paylaşım aslında yaşanacakların genel bir değerlendirmesinin kısa bir özetiydi ama rahatsız olanlar bana çok sert tepki gösterdiler. "Kalemşör, tarafsızsın, yarında paylaşabilecek misin?" diyen oldu hatta her yazımı okuduğunu,  insanların aklı ile alay edip sınıfta kaldığımı yazanlar bile oldu. Halbu ki “Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ciddi bir oy kaybı nasıl izah edilecek?” sorusunun yanıtı bu değildi... Daha öncesinde ise "parayla satılmış basın, seçim zamanı sahneye çıkan paralı asker" olduğumuz sorgulanmadan, düşünülmeden dile getirildi. Kimi kesim olumsuz düşünülmesini hiç istemiyordu ama çıkacak bu sonuç kaçınılmazdı. Kahin değildik ama biliyorduk, Cumhurbaşkanı Yozgat'a gelmeden birgün öncesinde "farklı birşeyler söylenmezse çok sayıda belediyeyi kaybetme durumu var" diyerek.

Şimdi şu satırları yukarıdaki iltifatlar dolayısıyla bir gazeteci olarak yazmıyorum, daha geniş bir açıyla bir sosyolog olarak yazıyorum. Yine tekrardan öteye gitmeyecek. Devalarca vurguladığım bir konuydu, 2014 yılında AK Partinin belediye seçiminde hedef 14-0 gerçekleşme oranı 13-1, milletvekili hedefi 4-0’dı aynen gerçekleşti.  İl başkanı Harun Lekesiz’in istifa ettirilmesi ile başlayan süreç;  kontrolün, hakimiyetin tamamen "bazı kesimlerin" eline geçip, hızla halktan kopmasına yol açtı. Bu rahatsızlık genel seçimde sandığa yansıdı. Bazı kesimin milletvekili sıralamasına halk tepki koydu ve Ak Parti'nin 4 vekilden 2’si muhalefete geçti. Bu kırılma anıydı. Ayrıca değineceğim... Bunu bildiğimiz ve yazdığımız için yerel seçime dikkat çektik. Lakin burada da anı durum yaşandı, bir taraf desteklendi diğer taraf bilinçlice dışlandı. Yozgat'ta AK Parti kendi rakibini yarattı ve kılpayı seçimi aldı, İktidarın gücüne rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, yardımcısı Fuat Oktay’ın ve ardı ardına gelen bakanların desteğine rağmen...

İlçeler ise tamamen bir hezimet. Sarıkaya dışında tüm ilçeleri elinde bulunduran AK Parti yanlış tercihlerle 14 ilçeden 7’sini kaybetti. Bekir Bozdağ’ın seçim bölgesi Akdağmadeni neden iktidara sırtını döndü,  Şefaatli, Sorgun neden MHP dedi? Yerköy ve Yenifakılı neden İYİ Parti’ye geçti? Dahası Çandır da CHP dedi...  Geleceği öngöremeyenler kendi rakiplerini ortaya çıkardı.  Halka rağmen kazanmak istendi. Milletvekili kaybetmek kayleye alınmadı... Şimdi kırılma anı demiştim ya,  muhalefet vekillerinin çok iyi çalışıp ve belediye başkan adaylarını çok iyi tespit edeceği hiç hesap edilmedi. MHP'den Ethem Sedef ve CHP'den Ali Keven belediyeleri iktidarın elinden  resmen söke söke aldı. AK Parti için ortaya acı bir galibiyet çıktı. 

"İçinde hain" aramak yerine bunu sorgulamak gerekir, araştırmak gerekir, nerde hata yaptık demek gerekir. 2014'deki başarı bugün neden yok? Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi "Halk oy vermediyse bunu kendimizde aramak gerekir." Kısaca, büyük bir revizyon olacak!.. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın balkon konuşmasında yanında sadece  eşi olması herkesin gidici olacağını gösteriyor.

***

KAZIM ARSLAN...

Halk arasında ona büyük bir güven vardı, ne yerdi ne yedirirdi. Geçmişte söz verilip unutulan projeleri o hayata geçirdi. Halk ona "dediğini yapan başkan" dedi...  Makam aracını kullanmadı, hep halkın arasındaydı, senin gibi benim gibi Lise caddesinde yürüyordu. Bizdendi. Tanıdıkça gördük, asla kimseye  boyun eğmedi, her zaman dik durdu. Ne yedi ne yedirdi... Aday olma gibi bir düşünceside yoktu, ama halk yaşananların ardından aday olmasını istedi.  Vefasızlık binlerce insanın zoruna gitmişti. Halkın sevgisini gördükçe "iyi ki aday oldum" dedi. Seçimden bir gün önce "kaybedersem üzülürüm ama aday olmasaydım daha çok üzülürdüm" diyerek bu sevgiye karşılık vermişti...

Kazım Arslan'ın dediği gibi bu bir "halk hareketi"ydi. Bu bir Yozgatlının ayağa kalkmasıydı, yumruğunu masaya vurmasıydı, gücü elinde bulunduranlara dikkate alın ikazıydı. Evet, her son aslında bir başlangıçtı. 2 bin 165 oyla seçim kaybedilmedi. Yozgat kazandı, Yozgatlı kazandı. Yozgat'ın çantada keklik olmadığını Ankara'ya gösterdi. Teşekkürler Kazım Başkan...

***

CELAL KÖSE...

Öncelikle Celal Köse'yi tebrik ediyor, başarılı ve hizmetlerle dolu bir 5 yıl geçirmesini diliyorum. Kabul etmek gerekir ki Celal Köse de seçim sürecinde çok sıkıntı yaşadı. Özellikleri çevresindekilerin. Celal Köse'ye destek verdiğini sananlar. Maalesef ayrıştırıcı ötekileştirici, yıkıcı, kutuplaştırıcı, gruplaştırıcı anlayışlarıyla Köse’ye köstek oldular.  Günaydın Yozgat gazetesinden Çetin Abi'nin ifadesiyle. Kim bilir Çetin Abi'ye ne cevap verdiler... Allah'tan Celal Köse bunlara uymadı. Sakinliği ile ortamı yumuşattı, kazandığında bile birlik ve beraberlik mesajı verdi.

Şüphe yok ki Köse seçim sonucunu iyi analiz edecektir. Kazım Arslan'dan 2 bin 165 oy  fazla alması kendisini Yozgat Belediye Başkanı yapmıştır. Lakin, halk kendisinin üzerine Kazım Arslan gibi dediğini yapan, kimseye boyun eğmeyen, halkın içinde olan, ne yiyen ne de yediren bir başkan olması sorumluluğunu da yüklemiştir. Şimdi beklentiler bu yöndedir. Artık herkesin başkanıdır...

Kazım Arslan'dan enkazdan kalkmış, dimdik duran bir belediye devralmıştır. Barakayı yıkmaya gücü yetmeyen bir belediyeden vurduğunu yıkan belediyeyi devralmıştır. Sözlerin hayata geçtiği, çıtanın daha da yukarı çıktığı bir belediyeye sahiptir. Bu süreçte bizde Yozgat için Köse'ye elimizden geldiğince  destek olacağımızı belirtiriz. Tekrar Celal Köse'ye yeni görevinde başarılar dilerim.